29 Nisan 2016 Cuma

Cem Sultan

Cem Sultan, 1459 yılında Edirne sarayında doğmuş, Fatih Sultan Mehmet'in oğullarından birisidir. Annesi Çiçek Hatun'dur. İlk eğitimini saraya hocalarından almıştır. Beş yaşına geldiğinde, bir hocaya verilen Kastamonu sancakbeyliğine gönderilmiştir. Eğitim ve öğrenimini burada sürdürmüştür. Fatih Sultan Mehmet, en büyük oğlunu Mustafa'nın vefatından sonra 1474 Cem'i Karaman eyaletine göndermiştir. 1481'de Mısır Seferine çıkan Fatih Sultan Mehmet Gebze'de hastalığa yakalanmış ve vefat etmiştir. Bu durumda babasından sonra tahta çıkan İkinci Bayezid'e kardeşi Cem Sultan muhalefet etmiştir.  
Uzun Hasan Seferi, esnasında babasına vekaleten baktığı saltanata, aslen kendisinin tahta çıkması gerektiğini savunuyordu. 3 Mayıs 1481'de Fatih Sultan Mehmet'in vefatı üzerine Amasya'da olan Şehzade Bayezid ile Konya'da olan Cem Sultan'a haberciler gönderilmiş, fakat Cem Sultan'a gönderilmiş olan ulak, yolda Anadolu Beylerbeyi Sinan Paşa tarafından yakalanmıştır. Cem Sultan, babası öldükten ancak dört gün sonra bundan haberdar olmuştur. Buna çok sinirlenen Yeniçeriler ayaklanarak, sadrazam Karamanlı Mehmed Paşa'yı öldürmüşlerdir. Şehzade Bayezid'in de, İstanbul'da olan oğlu Korkut saltanatı naibini ilan edilerek tahta geçirmişlerdir. Şehzade Bayezid, İstanbul'a gelir gelmez devlet yönetimini kendisi resmi olarak aldı.
Cem Sultan ve Eğitimi;

Cem Sultan dört yaşlarına kadar sarayda kendisine mürebbiler görevlendirilerek eğitim almıştır. Kastamonu sancakbeyliğinin yanı sıra devrin alimleri tarafından farsça ve arapça dersleri almıştır. Bir yandan Cem Konya'da Lalası Gedik Ahmet Paşa, hocası Mevlana Turabi ile eğitim almaktaydı. Bunların dışında hocaları arasında Hatibzade Nasuh Bey, Frenk Süleyman Bey, Celal Bey, şair Şahidi, o devrin ilmi sanatında ve idari alanda ün yapan isimleri bulunurdu. Buda Cem'in alimlerden iyi dersler almasını sağlamıştır.

Cem Sultan

Cem Sultan, 1459 yılında Edirne sarayında doğmuş, Fatih Sultan Mehmet'in oğullarından birisidir. Annesi Çiçek Hatun'dur. İlk eğitimini saraya hocalarından almıştır. Beş yaşına geldiğinde, bir hocaya verilen Kastamonu sancakbeyliğine gönderilmiştir. Eğitim ve öğrenimini burada sürdürmüştür. Fatih Sultan Mehmet, en büyük oğlunu Mustafa'nın vefatından sonra 1474 Cem'i Karaman eyaletine göndermiştir. 1481'de Mısır Seferine çıkan Fatih Sultan Mehmet Gebze'de hastalığa yakalanmış ve vefat etmiştir. Bu durumda babasından sonra tahta çıkan İkinci Bayezid'e kardeşi Cem Sultan muhalefet etmiştir.
Uzun Hasan Seferi, esnasında babasına vekaleten baktığı saltanata, aslen kendisinin tahta çıkması gerektiğini savunuyordu. 3 Mayıs 1481'de Fatih Sultan Mehmet'in vefatı üzerine Amasya'da olan Şehzade Bayezid ile Konya'da olan Cem Sultan'a haberciler gönderilmiş, fakat Cem Sultan'a gönderilmiş olan ulak, yolda Anadolu Beylerbeyi Sinan Paşa tarafından yakalanmıştır. Cem Sultan, babası öldükten ancak dört gün sonra bundan haberdar olmuştur. Buna çok sinirlenen Yeniçeriler ayaklanarak, sadrazam Karamanlı Mehmed Paşa'yı öldürmüşlerdir. Şehzade Bayezid'in de, İstanbul'da olan oğlu Korkut saltanatı naibini ilan edilerek tahta geçirmişlerdir. Şehzade Bayezid, İstanbul'a gelir gelmez devlet yönetimini kendisi resmi olarak aldı.
Cem Sultan ve Eğitimi;
Cem Sultan dört yaşlarına kadar sarayda kendisine mürebbiler görevlendirilerek eğitim almıştır. Kastamonu sancakbeyliğinin yanı sıra devrin alimleri tarafından farsça ve arapça dersleri almıştır. Bir yandan Cem Konya'da Lalası Gedik Ahmet Paşa, hocası Mevlana Turabi ile eğitim almaktaydı. Bunların dışında hocaları arasında Hatibzade Nasuh Bey, Frenk Süleyman Bey, Celal Bey, şair Şahidi, o devrin ilmi sanatında ve idari alanda ün yapan isimleri bulunurdu. Buda Cem'in alimlerden iyi dersler almasını sağlamıştır.
Cem Sultan ve Şehzadelik Yılları;
İstanbul'u feth ettikten sonra yeni çağı başlatan ve insanlığa ışık olan, sonuna kadar ilim ve irfan ordusuyla serdar olan Fatih Sultan Mehmed'in o dönemde Mustafa ve Bayezid isimlerinde iki oğlu vardı. Rivayete göre 40 gün kadar Fatihten ve ordusundan bir haber gelmedi. Burada casuslar onun yenildiğini ordusunun dağıtıldığını ve kendisinin akıbetinin de bilinemediğini belirtti. Burada bazı kişiler Cem şehzadeyi kışkırtıp tahta çıkması için uğraşmışlar. Cem de şehirde muhafız olan askerleri sadakat yemini verdikleri esnasında, Fatihten gelen zafernameyle herşeyi değiştirdi. Fatih geriye döndüğünde bunu öğrenmiş fakat şehzadeye ceza vermeyip sancağına geri göndermekle yetinmiştir. Ama onu bu işe kışkırtanların da idamı fermanını vermiştir.
Cem Sultan Olayı; Fatih'in vefatından sonra oğulları II. Bayezid ve Cem Sultanın aralarında taht kavgaları başlamıştır.Cem Sultan Bayezid'e yenilmiş ve Mısır'daki Memlük devletine sığınmıştır. Bir süre sonra tekrar Anadolu'ya gelen Cem Sultan aynı taht savaşına girişmiş, fakat başarısızlığa uğramıştır. Bu kez de Rodos adalarına kaçıp, burada Saint Jean Şövalyelerine sığınmıştır. Bu şövalyelerin Cem'i Papaya teslim etmesi, daha sonra Fransa'ya gönderilmesinden sonra, Cem burada hayatına son vermiştir.
II. Bayezid Dönemindeki Özellikler;  II. Bayezid döneminin sönük geçen bir devri anılmaktadır.
Cem Sultanı Olayının Osmanlı Devletine Etkileri;

  • Cem'in Hıristiyanlar eline geçmesiyle, batılı devletler Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışmasına sebep olmuştur.
  • Osmanlıların batıdaki fetihlerinin durmasına sebep olmuştur.
  • Cem Sultan'ın Memluklere sığınması ve bu dönemde devleti açısından padişahlara yaraşır himaye görmesi, Osmanlı-Memlük ilişkisinin daha fazla bozulmasına neden olmuştur.
  • Papa bakım masrafı adı altında yüklü miktarlarda paralar alıp, Osmanlıların mali durumunu iyice çökertmiştir.
  • Bu olay, II. Bayezid'in Safevi tehlikelerine istinaden gerekli önlemi vermemesinden dolayı olmuştur.
  • Bu olaylar yüzünden Endülüs Emevileri'ne gerekli yardım yapılmamıştır.
  • II. Bayezid dönemi de sönük kalmıştır.
Cem Sultan ve Ölümü;
1495 yılında papanın esiriyken ölmüştür. Malumu Cem Sultan Fatih Sultan Mehmet'in ufak oğlu ve abisine karşı gelip savaşa yenik düşünce Rodos şövalyelerine sığınmış, daha sonrada papanın Rodos şövalyeleri tarafından esir olmuştur. 1495 yılında traş yaparken zehirli jilet ile zehirlenerek öldürülmüştür. Ölümü üzerine bunu II. Bayezid'in papayla birlikte yaptırdığı rivayet edilmektedir. Daha sonra cenazesi Bursa'ya getirilip burada defnedilmiştir. 

Genç Osman Nasıl Öldürüldü

II. Osman’ın başkomutanlık ettiği Lehistan Seferi 8 ay, 18 gün sürdü. Bu savaşta Doğu Avrupa’nın kilidi sayılan Hotin Kalesi ile Podolya eyaleti alındı. Lehistan Krallığı, III. Murat devrinde olduğu gibi gene Osmanlı devletinin himayesini kabul etti, vergiye bağlandı. II. Osman, Ortodoks âlemini olduğu gibi Protestan dünyasını da Türk egemenliğine almak, Baltık Denizi’ne çıkmak istiyordu. Ancak, Yeniçeri ocağı, bu seferde büyük liyakatsizlik, gayretsizlik gösterdi. Padişahın büyükbabası III. Mehmet devrinde Şeyhülislâm Hoca Sadettin Efendi’nin bu ocağı düzenlemek veya söndürmek fikri, II. Osman’da sabit bir düşünce oldu.Genç Osman’ın bu tasarısı, Osmanlı tarihinde «Hâile-i Osmaniye» diye anılan acıklı olaylara yol açtı. Sarayın içinde de, dışında da ihanete uğrayan II. Osman, sığındığı Yeniçeri ocağından, eski hükümdar I. Mustafa’nın eniştesi vezir-i âzam Damat Hain Davut Paşa tarafından Yedikule’ye kaldırılıp öldürüldü. Bu, Osmanlı tarihinde ilk hükümdar öldürme olayıdır.



Yeniçeriler dışında, bütün ordu, bütün millet Sultan Osman’ı şehit saydı, öcünü almak için Anadolu’da büyük ölçüde ayaklanmalar oldu, yıllarca bu ayaklanmaların ardı kesilmedi. Osmanlı tarihinde bir çeşit Kerbelâ Faciası sayılan bu olay, imparatorluğun iç bünyesini, kardeşi IV. Murat’ın kesin iktidar yıllarına kadar sarstı.
Genç Osman öldürüldükten sonra yeniden I. Mustafa tahta çıkarıldı. 4 yıl, 2 ay, 22 günlük bir saltanattan sonra öldürülen II. Osman, babası I. Ahmet’in Sultanahmet Camisi‘ndeki türbesine gömüldü. Genç Osman Şeyhülislâm Esat Efendi’nin ve Vezir Pertev Paşa’nın kızları ile evlenmişti. Çocukları yaşamamıştır. Genç Osman divan sahibi şairdi.

Fatih Sultan Mehmed Dönemi Fetihler

Fatih Sultan Mehmet(Mehmed), 30 Mart 1432'de, o dönemde Osmanlı Devleti’nin başkenti olan Edirne'de doğdu. 6.Osmanlı padişahı olanII. Murad’ın Hüma Hatun'dan olan oğluydu. Molla Gürani gibi dönemin ünlü bilginlerinden özel dersler alarak yetişti. 1443’te, çocuk yaşta Manisa sancakbeyliğine atanınca, hocaları ve danışmanlarıyla birlikte Manisa’ya gitti.

II. Murad, Balkanlar’da ve Anadolu’da çeşitli sorunların yaşandığı bir ortamda Mehmed’i Edirne’ye çağırdı ve tahtı ona bıraktı. Ağustos 1444’te, 12 yaşında deneyimsiz bir çocuğun padişah olması, Osmanlılarla çatışma halinde olan devletleri umutlandırdı. Bir Haçlı ordusu Tuna Irmağı'nı aşıp Varna’yı kuşattı. Sadrazam Çandarlı Halil Paşa Anadolu'da bulunan II. Murad'ı Edirne'ye çağırdı. II. Murad, 10 Kasım 1444'te Varna Savaşı’nda Haçlı ordusunu bozguna uğrattı. Savaştan sonra da II. Mehmed’i tahtta bırakarak Manisa’ya çekildi. Ancak II. Mehmed’in padişahlığı Türk soylu Çandarlı Halil Paşa ile yeni padişahı destekleyen devşirme kökenli Zağanos Paşa ve Şihabeddin Paşa arasında şiddetli bir güç çekişmesine yol açmıştı. II. Murad’ın tahta dönmesini isteyen Çandarlı Halil Paşa, el altından bir yeniçeri ayaklanmasını destekledi ve II. Mehmed’i tahttan çekilmek zorunda bıraktı.
II. Murad Edirne'ye dönerek Mayıs 1446’da yeniden tahta geçti. Mehmed sancakbeyi olarak Zağanos Paşa ve Şihabeddin Paşa’yla birlikte Manisa'ya döndü. Bu dönemde Mehmed, 1448 ve 1450'deki Arnavutluk seferlerine katıldı. Babası ölünce de 18 Şubat 1451’de Edirne'de ikinci kez tahta çıktı.Fatih Sultan Mehmet, Varna Savaşı'ndan önce Sadrazam Çandarlı Halil Paşa'nın tahta davetini reddeden babasına "Eğer padişah sen isen ordunun başına geç, eğer padişah ben isem emrediyorum ordunun başına geç" sözü ile, henüz çocuk yaşta iken, düşündürücü ve zeka dolu bir paradoks sunmuştur.

İstanbul’un Fethi
II.Mehmed, tahta çıktıktan sonra Çandarlı Halil Paşa’nın sadrazamlığına dokunmadı. Onun genç yaşta padişah olmasından dolayı yeniden umutlanan Karamanoğulları, hemen harekete geçerek Seydişehir ve Akşehir'i ele geçirdiler. Bizans da papaya başvurarak yeni bir Haçlı seferi düzenlenmesini istedi ama olumlu yanıt alamadı.
İstanbul'un Fethi'nin Nedenleri
1. Bizans'ın, Osmanlı Devleti'nin Rumeli'deki ilerlemesine ve büyümesine engel olması
2. Bizans'ın Anadolu beyliklerini Osmanlı Devleti'ne karşı kışkırtarak Anadolu'daki Türk birliğini bozmaya çalışması
3. Bizans'ın Osmanlı şehzadelerini kışkırtarak Osmanlı Devleti'nde taht kavgalarına neden olması
4. Bizans'ın, Avrupa-Hristiyan dünyasını kışkırtıp Haçlı Seferleri'ne zemin hazırlaması
5. Anadolu ve Rumeli toprakları arasındaki bağlantının sağlanabilmesi için İstanbul'un alınmasının gerekmesi
6. İpek Yolu'nun Avrupa'ya açılan koluna hakim olmak
7. Kara ve deniz ticareti bakımından İstanbul'un önemli bir konuma sahip olması
8. Boğazlar yolu ile ekonomik canlılığın mevcudiyeti
9. Anadolu ve Rumeli arasındaki askeri geçişin kolaylaştırılmak istenmesi
10. II. Mehmed'in, Hz. Muhammed'in; "İstanbul elbet fetholunacaktır. Ne güzel kumandandır o kumandan ve ne güzeldir o askerler" hadisine layık olabilme düşüncesi
İstanbul'un Fethi İçin Osmanlı Devleti'nin Yaptığı Hazırlıklar
1. II. Mehmet, önce Macarlar ve Venedikliler ile bir barış antlaşması yaparak Balkanlar’da güven ve istikrarı sağladı.
2. Karamanoğulları ile anlaşarak Anadolu'daki güvenliği sağladı.
3. Bizans'a Karadeniz'den gelecek yardımları engelleyebilmek için, Anadolu Hisarı(Güzelce Hisar)'nın karşısına Rumeli Hisarı(Boğazkesen Hisarı)'nı yaptırdı.
4. İstanbul'un güçlü surlarında gedikler açabilmek için, Bizans'ın hapisanesinden Macar Usta Urban kaçırıldı ve Edirne'de ona, o zamana kadar görülmemiş büyüklükte toplar döktürtüldü.
5. İstanbul surlarına rahat asker çıkarabilmek için tekerlekli kuleler yapıldı.
6. Kuşatmaya yardım için bir donanma hazırlandı.
İstanbul'un Fethi İçin Bizans'ın Yaptığı Hazırlıklar
1. Kale surlarını güçlendirdiler.
2. Osmanlı Donanması'nın Haliç'e girmesine engel olmak için, Haliç'in ağzını zincirle kapattılar.
3. Bizanslılar, suda yanabilen barut, neft yağı ve kükürt ile yapılan Rum Ateşi(Gregois) adlı silahı yaptılar.
4. Osmanlı Devleti'nin kuşatmaya hazırlandıklarını anlayınca depolarını yiyecek, silah, mühimmat vBulletin. şeylerle doldurdu.
Büyük Kuşatma
23 Mart 1453'te Edirne'den hareket etti ve 6 Nisan 1453’te İstanbul’u kuşattı. Kuşatma, aralıklı çatışmalarla 53 gün sürdü. II. Mehmet, Çandarlı Halil Paşa’nın İstanbul’un fethine karşı bir tutum sergilemesi üzerine, son saldırı hazırlıklarını yapması için Zağanos Paşa’yı görevlendirdi. Bizans’a yardımın gelmesini önlemek için de Marmara Denizi ile Çanakkale Boğazı'nı ablukaya aldı. Hiçbir yerden destek alamayan Bizans’ın başkenti 29 Mayıs 1453 günü düştü. Bin yıllık Bizans İmparatorluğu'na son veren II. Mehmet, bu olaydan sonra "Fatih" (ülke açan, ülke alan) ünvanını aldı.
İstanbul kuşatma altındayken Bizans'a yardıma gelen gemilerle yapılan deniz savaşı sırasında kendini tutamayan II.Mehmet'in atını düşman gemisine doğru sulara sürmesinin tasviriFatih, bir tören alayının başında şehre girdi. İlk iş olarak Ayasofya’ya giderek burayı camiye dönüştürdü. İstanbul’u Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti yaptı. Kentin ticaret merkezi olan Galata’dan kaçmış olan Rumların ve Cenevizlilerin dönmesini sağladı. Rum Patrikliği’nin yeniden açılmasına izin verdi; ayrıca bir Yahudi hahambaşlığı ile bir Ermeni patrikhanesi kurdurdu. II. Mehmet İstanbul’u, farklı dinlerden insanların bir arada yaşadığı, ticaret ve kültür merkezi olan bir başkent yapmayı amaçladı.
İstanbul'un Fethi'nin Türk Tarihi Açısından Sonuçları
1. Osmanlı Devleti'nin Kuruluş Dönemi bitti, Yükseliş Dönemi başladı.
2. İstanbul'un Fethi ile Osmanlı Devleti'nin Anadolu ve Rumeli toprakları arasındaki Bizans'ın yarattığı tehlike ortadan kalktı.
3. İstanbul'un Fethi ile Karadeniz'i Akdeniz'e bağlayan ticaret yolları ele geçirildi.
4. İpek Yolu'nun Avrupa'ya giden kolu ele geçirildi.
5. İstanbul, Osmanlı Devleti'nin başkenti yapıldı ve II. Mehmed ülke alan, ülke açan anlamına gelen 'Fatih' ünvanını aldı.
6. Osmanlı Devleti'nin İslâm Dünyası'ndaki saygınlığı arttı.
7. Fener Rum Patrikhanesi Osmanlı himayesine girdi.
İstanbul'un Fethi'nin Dünya Tarihi Açısından Sonuçları
1. İstanbul'un Fethi ile Orta Çağ kapanıp, Yeni Çağ açıldı.
2. İstanbul'un Fethi sırasında kullanılan büyük topların, en güçlü surları bile yıkabileceği görüldü. Bu denli güçlü topların yapılması, Avrupa'daki 'derebeylik'lerin yıkılmasına ve merkeziyetçi krallıkların güçlenmesine neden oldu.
3. İstanbul'un Fethi ile İpek Yolu'nun Orta Asya'dan Avrupa'ya giden kolunun Osmanlı Devleti'nin eline geçmesi, Avrupalılar'ı yeni ticaret yolları arayışına yöneltti. Bu olay 'Coğrafi Keşifler'in nedenlerinden birini oluşturdu.
4. İstanbul'un Fethinden sonra İtalya'ya giden bilim adamları, orada eski Yunan ve Roma eserlerini inceleyerek, 'Rönesans'ın başlamasına katkıda bulundular.
Yeni Fetihler
Fatih, İstanbul’un fethi sırasında, Bizans yanlısı tutum içinde olduğu gerekçesiyle Çandarlı Halil Paşa’yı Temmuz 1453’te idam ettirdi. Kısa bir süre sonra yeni fetihlere girişti. 1454 ve 1455'te düzenlediği iki seferle Güney Sırbistan'ı, Ege Denizi'ndeki bazı önemli adaları Osmanlı topraklarına kattı. 1459'da Sırbistan Krallığı'nın ortadan kaldırdı. Bizans’ın son toprakları olan Mora’yı da 1460'ta ele geçirdi. Aynı yıl Anadolu seferine çıkan Fatih Cenevizlilerin önemli üslerinden Amasra'yı, Candaroğulları'nın elindeki Sinop'u aldı. 1461'de Pontus Devleti'nin (Trabzon İmparatorluğu) başkenti Trabzon'u ele geçirdi ve bu devletin varlığına son verdi. 1462'de yeniden Rumeli seferine çıktı. Eflâk’ı Osmanlı Devleti'ne bağladı ve 1463'te Bosna'yı tamamen ele geçirdi. Aynı yıl Ege Denizi'ndeki Midilli Adası'nı alınca Venediklilerle arası açıldı. Bu olay, 1479'a kadar sürecek olan savaşın da başlangıcı oldu.Fatih'in Ege'de ki feth ettiği adalar;Taşoz,Eğriboz,Limni,Semadirek,İmroz,Midilli ve Bozcaada'dır Fatih 1465'te Hersek'in büyük bölümünü, 1466'da da Arnavutluk'taki bazı kaleleri fethetti.
Osmanlı Devleti'nin gelişen bu gücü karşısında Karamanoğulları, Mısır'daki Memlûklar ile Doğu Anadolu'daki Akkoyunlularla ittifak kurdu. Fatih, 1466'da yeni bir Anadolu seferine çıktı. Karamanoğullarının başkenti Konya'yı ele geçirdi. Ama İstanbul'a dönünce Karamanoğulları, Osmanlılara geçen yerleri geri aldılar. Osmanlı Veziri Gedik Ahmed Paşa 1471'de Karamanoğullarını bir kez daha yenilgiye uğrattı. Ne var ki Akkoyunlular, Karamanoğullarını desteklemeye devam ettiler. Bunun üzerine Fatih Akkoyunlularla hesaplaşmaya karar verdi. 11 Ağustos 1473'te Otlukbeli Savaşı’nda Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan’ı ağır bir yenilgiye uğrattı. Ertesi yıl da Karamanoğulları beyliğini ortadan kaldırdı.
Fatih Sultan Mehmed 1477'de Kırım Hanlığı'nı Osmanlı Devleti'nin egemenliği altına aldı. 1478'de Arnavutluk seferinde yeni yerler ele geçirdi. 1479'da bir antlaşma yaparak Venedik'le 16 yıllık savaşa sona verdi. Venedik Arnavutluk'taki kaleleri Osmanlılara bıraktı, karşılığında Mora'daki bazı iskelelerden yararlanma hakkı elde etti. Fatih Venedik'le anlaşmaya varınca, İtalya'nın öteki önemli kent devletlerine savaş açtı. 1480'de İtalya'nın güneyindeki Otranto limanını ele geçirdi. Otranto, Roma'ya giden yolda bir köGoogle Page Rankingübaşı olduğu için bu olay Avrupa’da büyük yankı uyandırdı.
Fatih 1481’de, Anadolu’ya doğru yeni bir sefere çıktı. Ama daha yolun başında hastalandı ve 3 Mayıs 1481’de Gebze'deki ordugâhında öldü. Gut hastalığından öldüğü sanılmakla birlikte, zehirlendiği de söylenir. Ölümünden sonra oğlu Bayezid tahta çıktı.Fatih Camiinde ki Türbesinde tek başına yatmaktadır